Münir Ceyhan (1908 - ? )… Ömer Çakıroğlu
Toplam Okunma: 18033 | En Son Okunma: 20.11.2024 - 02:14
Bombalanmış köprüler, perişan demir yolları üzerinden Edirne’ye oradan da İstanbul’a varıp tekrar öğretmenliğe başladı. Viyana Musiki ve Tiyatro Akademisi mezunu ses öğretmeni olarak İstanbul Belediye Konservatuarı’nda çalışmaya başladı. Kesin ölüm tarihi bilinmemektedir…Çok tanınmamasına rağmen okullarda hemen hemen her çocuğa öğretilen bir çok eseri, şarkıları vardır. İşte bir tanesi: “Orda bir köy var uzakta” (Söz: A.Kutsi Tecer)…
Hasan El Mesali, Feruş Gümrük memuru olarak çalıştığı Beyrut’tan Eş’i ve dört çocuğu’nu bir Fransız gemisi ile beraber İstanbul’a göndermiş, kendisi I. Dünya savaşına yüzbaşı rütbesinde katılmıştı. İstanbul’da bir okulda mustahsenlik yaparak hayatta kalıyorlardı. Büyük bir müzisyen olarak yetişecek Münir CEYHAN,Tevfik CEYHAN annelerinin o eşsiz sesi ile besleniyorlardı.
Ülkemizde ilk hürriyet havası esmeye başlarken Beyrut’ta orta halli bir ailenin ilk çocuğu olarak dünyaya gözlerini açmıştı. Evde annesinin güzel sesini dinleye dinleye büyüdü. Birinci dünya savaşı sırasında babası şehit oldu. Ailece İstanbul’a göç ettiler.
Vücut ve ruh yapısı geliştikçe kendisini musikiye verdi.1932 yılında İstanbul öğretmen okulunu bitirirken keman çalmasını da öğrenmişti. Üsküdar’da öğretmenliğinin ilk yıllarında okulun müzik derslerini üzerine aldı ve öğrencilerine kendi yazıp bestelediği şarkıları öğretmeye başladı. Bir yandan da konservatuar’a devam ediyordu.
Hayranı olduğu ve müzik tarihinde seçkin bir yeri olan Schubert’in eserlerini inceliyordu. Dört yılı böyle gelip geçmişti o çok sevdiği Schubert’in yaşadığı ülkeye gitmek istiyordu. Sonunda cebinde çok az bir parayla Viyana’nın yolunu tutdu. Orada akademide sesini beğenmişlerdi.
İkinci dünya savaşının en korkunç yıllarını orada geçirdi. Savaşın vurduğu ülkede bütün yoksulluğa göğüs gerdi. Beş yıl sonra akademiden diplomasını aldı ve 1943 yılı sona ererken bir gece ansızın yurda dönmeye karar verdi.
Bombalanmış köprüler, perişan demir yolları üzerinden Edirne’ye oradan da İstanbul’a varıp tekrar öğretmenliğe başladı. Viyana Musiki ve Tiyatro Akademisi mezunu ses öğretmeni olarak İstanbul Belediye Konservatuarın’da çalışmaya başladı.
Kesin ölüm tarihi bilinmemektedir.
Çok tanınmamasına rağmen okullarda hemen hemen her çocuğa öğretilen bir çok eseri, şarkıları vardır.
Orda bir köy var uzakta (Sözler: A.Kutsi Tecer Müzik: Münir Ceyhan),
Atatürk Marşı (söz ve müziği kendisine aittir) ,
Cennet Türkiyem (söz ve müziği kendisine aittir),
Mehmetler, Kore, Güven marşları ve daha bir çok bilindik eserle müzikle yeni yeni aşina olmaya başlayan çocuklara müziği sevdiren Münir Ceyhan aynı zamanda Almancadan, İtalyancadan, İngilizce’den derlediği eserleri, güfttelerini kendisi ekleyerek, OKULLAR’DA MÜZİK adı altında yayınlatmıştır. Bu kitaptaki 22 eser daha sonra düzenlenerek bir plak halinde de yayınlanmıştır. Bu kitap halen M.E.Bakanlığınca okullara tavsiye edilen bir kitaptır.
ESERLERİ:
1.FATİH SULTAN MEHMEDİN ÇOCUKLUĞU (1954 yılında basılmış)
(Müzikal üç perdelik oyun)
2.YARASALAR (1955 yılında basılmış)
(Dönemin başvekili Adnan Menderes’e ithaf ettiği bir kitaptır)
3.GENÇLİĞE ŞİİRLER (1963 yılında basılmış)
4.PLAK İLE MÜZİK EĞİTİMİ (Okullarda Müzik)
(Basım tarihi belli değildir)
5.GECE YOLCULUĞU (Kendi yayın evinden basılmıştır)
MÜNİR CEYHAN’dan Müzik üzerine sözler:
-MÜZİK YAPITLARI YAZARLARIN RUH AYNALARIDIR.
-YAŞANTIMIZ YELKENLİ BİR GEMİYE BENZER MÜZİK BUNUN RÜZGARIDIR
-MÜZİK EĞİTİMİN TEMELİDİR.TOPLUM DAVRANIŞINDA AHENGİ DÜZENLER
-MÜZİK SİNİRLİ SAATLERİMİZİN YATIŞTIRICI İLACIDIR.
-MÜZİK SEVGİNİN SEVGİ HAYATIN KAYNAĞIDIR.
-MÜZİKLE BESLENEN RUHLAR FENALIK DÜŞÜNEMEZLER.
-MÜZİK KİŞİLİĞİ YARATIR.
OYNADIĞI FLİMLER
1955de “Kara Sevda”, 1953′de “Drakula İstanbul’da”, 1952′de “Kara Efe”, 1951′de “Ankara Casusu Çiçero”, 1951′de “Tanrı Şahidimdir”, 1950′de “Bir Fırtına Gecesi”, 1949′da “Ya İstiklal,Ya ölüm”, 1948′de “Bir Yabancı” adlı flimlerde oyuncu olarak oynadı.
Yönetmenliğini Seyfi Havaeri’nin yaptığı “Körlerin Şarkısı” adlı filmin müziklerini yapmıştır. 1951 “Barboros Hayrettin Paşa” vezir rolünde oynamıştır.
Münir CEYHAN’nın 1955 yıllarından sonra hayatı hakkında hiç bir bilgi yoktur. Malesef ölüm tarihi dahi belli değildir.Konservatur’da öğretmenlik yapmış,Viyana musikisi cemiyetini birincilik ile bitirip Ülkeye dönmüş,bir çok flim’de oynayıp, Beş kitap yazmış, Atatürk marş’ı, Galatasaray marş’ı, Kore, Mehmet, Güven marşları’nı bestelemiş, Okullarda okutulan dönemin müzik kitaplarını yazmış, Türkiye’de ilk çocuk korosu’nu kurup hayatını onlara çocuklara adamış…
“Orda bir köy var uzakta” başlıklı çocuk/büyük şarkısını bestelemiş.
Ve sır bir yaşantı ile kendisini unutturmuş Münir Ceyhan…
_______________________________________________
Musiki Dergisi ek NOT (eklenme tarihi 19 Mayıs 2020):
Münir Ceyhan’ın İstanbul Maçka İlkokulu öğretmenliği sırasında öğrencisi olan 1956 doğumlu Sn. öğretmen Nebahat Eroğlu’nun Musiki Dergisi’ne 19 Mayıs 2020 tarihinde gönderdiği yazı:
“Musiki dergisinde rahmetli ilkokul muzik ogretmenim sevgili Munir ceyhan in hayatini okudum tesekkur ederim ancak sonunda der ki 1955 yillarindan sonra hayati hakkinda hic bir bilgi yoktur.
Ben 1956 dogumluyum ve Münir Ceyhan İstanbul Macka ilk okulunda muzik öğretmenimdi. .. Kendisi bize cok degerli misyon kazandirmistir. Allah rahmet eylesin… Macka ilkokulu nisantasi lisesinin hemen altindadir. Arsivlerinde bu bilgiye ulasabilirsiniz umarim.. ORDA BIR KÖY VAR UZAKTA sarkisini ve ATATURK’üm ONDERIM NABZIMDA ATIYORSUN SULHSEVER BIR DUNYANIN KALBINDE YATIYORSUN marsini ilk seslendiren cocuklardan biriyim.
Münir öğretmenim ile ilgili çok anilarim var tabiki. En net gözümun onunde canlanan okuldaki büyük salonda piyanosu basinda buyuk bir salonumuz vardi ve bizi etrafina toplar bizlere ogrettigi tum sarkilarini koro halinde soylerdik.. Muduremiz Sayin Edibe DILEMRE ve ogretmenimiz selma HIZKAN (Allah rahmet eylesin) coskulu ve dolu dolu gozlerle bizi izlerlerdi. Munir CEYHAN gulunseme, hoşgörüsu vatan sevgisi cocuk ve muzik ile yasayan ve ATATURKmuzu bize yasatan ve her on kasimda goz yaslariyla anlatan bir insandi. Bizi en kucuk bir basarimizda kalem silgi ve hikaye ve kitabiyla odullendirirdi. Yaramaz cocuklari cok sever sanirdim meger dislanip itildikleri icin muzige ilgisini cekmek içinmiş. Biz orta hali bir aileydik mahallemiz nedeniyle o okulda okuduk. Rahmetli ismet INONU nun torunu Erdal INONU sinif arkadasimdi. Aysecik bizden iki ust siniftaydi. Mustafa KOC bizden 4 sinif geride kuzenimin sinif arkadasiydi.
Emeginize saglik. Saglikli gunler diliyorum.”
Musiki Dergisi Ek2
Geçtiğimiz 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız sırasında tesadüfen bir radyo programında, Münir Ceyhan’ın “Atatürk Marşı”nı duydum. Çok iyi ezbere bildiğim bu marş nedeniyle çocukluk yıllarımı anımsadım ve internetde Münir Ceyhan Öğretmenim hakkında bilgi aramayı arzu ettim.
Musiki Dergisi web sayfanızda Münir Öğretmenim ile ilgili çok detaylı bilgileri okuyunca, daha da duygulandım ve de ekte paylaştığım, Münir Öğretmenim ile olan anımlarımı kısa bir şekilde kaleme aldım.
Münir Ceyhan Öğretmenim hakkında bu kadar detaylı bilgileri bir araya getirdiğinize göre, öğrencisi olarak, onunla ilgili anılarımı sizinle paylaşmamın uygun olacağını düşündüm.
Vefat tarihinin bilinmemesi gerçekten çok üzücü…
Kendimden bahsetmem de gerekirse; emekliyim, İstanbulda yaşıyorum.
Çalışmalarınızda kolaylıklar ve başarılar dilerim.
Saygılarımla
Lemi Tolunay
“(Şişli Talatpaşa İlkokulundan öğrencisi Lemi Tolunay’ın anısı- 07 Kasım 2020)
Saygıdeğer Münir Ceyhan, Şişli Talatpaşa İlkokulunda Müzik Öğretmenimiz idi.
Haftada bir gün (galiba Salı günleri) gelir, okulun en üst katındaki piyano bulunan büyük müzik sınıfında, tüm sınıflara, şubeler birleştirilerek, müzik eğitimi verirdi. Daha sonra da, ağırlıklı onun bestelerinden oluşan şarkıları var gücümüz ile söylemeye çalışırdık.
Piyanosuyla bize eşlik eder, hatalı giriş yaptığımız veya detone olduğumuzda, şarkıyı keser, bizler koro halinde doğru sesi çıkartıncaya kadar, sabırla piyanoda sesi ve tonu yakalamamıza yardımcı olurdu.
Sınıf öğretmenlerimiz de (rahmetli Mevhibe Kanok ve diğerleri) bu çok keyifli müzik derslerine bizimle birlikte katılır, Münir Öğretmenin bizi eğitmesini hayranlıkla izlerlerdi.
Her dersimiz, kesinlikle, bestesi ve müziği kendisine ait olan “Atatürk Marşı” ile son bulurdu.
İlkokulda olduğum yıllar 1958 – 1963 olduğuna göre, aradan ortalama 60 yıl geçmiş.
Münir Öğretmen, Atatürk’e ve ilkelerine çok bağlı, güleryüzlü, her bir öğrencisi ile kişisel diyalog kuran, çok sevecen bir kişi idi.Şişli Talatpaşa İlkokulundan mezun olduktan sonra, Münir Öğretmenim ile de ilişkimiz kesildi.
Orta okul ve lise yıllarım, okulumun bulunduğu Galata/Kuledibi bölgesinde geçti. Bazı günler okula giderken veya dönüşte, İstiklal Caddesinin Taksim-Tünel bölümünü yürümeyi tercih ediyordum.
1964/65 yılları olmalı. Bir gün, okuldan eve doğru yürürken İstiklal Caddesi üzerindeki Tokatlıyan Otelinin kafesinde Münir Öğretmenimi gördüm. Çay içip, caddeyi seyrediyordu. Çok heyecanlandım.
O günden sonra, o kafenin önünden geçerken, gözlerim hep onu arar oldu. Ancak o bina bir süre sonra yıkıldı ve yerine işmerkezi ve pasaj yapıldı.
Bir daha da Münir Öğretmene rastlamak veya şahsen görmek mümkün olmadı.
Ama, onu daima uzun boyu, gür ve geriye taralı saçları, şık giyimi ile hatırlıyorum.
Işıklar içinde uyusun!
Şişli Talat Paşa İlkokulu
(Sıracevizler Caddesi ile Bomontiye giden caddenin kesiştiği köşeden, karşıya geçince, Sadık Şendil Sokak’ta yaklaşık 80 yıldan beri eğitim veren İstanbulun en eski İlkokullarından biridir)”