Bir Gün Huzurevi’ne İhtiyaç Duyulursa…


Toplam Okunma: 3268 | En Son Okunma: 19.11.2024 - 14:01
Kategori: Tarih ve Anılar

Her insan doğuyor, yaşıyor ve bu dünyadan ayrılıyor. Kimi öyle, kimi böyle göç ediyor. Kimi de ömrünün sonlarında yalnız kalabiliyor. Hiçbir zaman yalnızlığı yaşamamış Avni Anıl’dan sonra Semahat Özdenses Hanımefendi de bu alemden göçtü gitti. Göçerken yalnızlık tartışması biraz görece gibi… Ama yine de Türk müziği sanatçılarının veya sanata emek vermiş kişilerin kalabileceği bir huzurevi fikri geldi Sayın Osman Simav’dan… Böyle bir kuruluşa ihtiyaç olmadığını hiçbir Türk politikacısı, sanatçısı ve yöneticisi söyleyemez. Gerçekleşmesi için kim işin ucundan tutar peki?.. Göreceğiz…

Sayın Simav şöyle yazmış(1):

“Lem’i Atlı gibi son yuzyilin en onemli bestekarlarindan feyz almis bir Hanimefendiyi kaybettik.

3-4 ay önce Kendisini Maltepe’de kaldigi Huzurevinde ziyaret etmistim. Gitmeden once Huzurevi yonetimine telefon ederek ziyaretci kabul edilip edilmedigini sordum…. Telefonda konustugum kisi kendisine bir ziyaretcinin gelecegini soylemis. Saatler oncesinden hazirlanmis, sacini taramis, guzel elbiselerini giymis, beni bekliyor buldum. Yarim saat kadar oturdum, hocalarindan bahsetti, hatiralarini anlatti….

“Musiki camiasindan ziyaretinize gelenler var mi” diye sordum.

O yuce gonullu insan, hic sikayet etmeden ve serzeniste bulunmadan :

“var” diye cevapladi…”

…

Daha once de bazi degerli bestekar ve sanatcilarimiz Huzurevlerinde vefat etti…

Turk Musikisi mensuplarinin kalabilecegi bir huzur evi yapimi icin Kultur ve Turizm Bakanligi veya Vakiflar Genel Mudurlugunden arsa temin ederek Musikimize yarasir bir huzurevi yapimini gerceklestirilmesi hususunda kamuoyu olusturup öncüluk yapmaya eli kalem tutanlari davet ediyorum. (1)“

…

İnsanın, hayatında herşeyin geçici olduğunu kavrayabilmesi için önce hayatta her an, herşeyini kaybetme riskini algılaması gerek.

Ölçüt yok. Ölçüt değerlendirmesi istatistiği de yok. Sadece giden ve gelenlerle birlikte sahip olunanların hiç kimseye ait olmadığının gerçek yüz vurması var.

16. yy’da yaşamış Baki ne güzel dile getirmiş:

“Âvâzeyi bu âleme dâvûd gibi sal,
Bâki kalan bu kubbede bir hoş sadâ imiş…”

Musiki Dergisi

____________________________________
(1) Yahoo Türk Musikisi İleti Grubu, 4/7/08, osman simav Date: Friday, July 4, 2008, 11:02




Hoşgeldiniz