Dergisiz kaldım yastayım!..


Toplam Okunma: 2937 | En Son Okunma: 23.11.2024 - 09:26
Kategori: Fikir Yazıları

Bir dönem çıkardığı dergilerle edebiyat dünyasında iz bırakanlar dergileri kapanınca ne yapar, ne hisseder? Derin bir boşluk ve huzursuzluk hissi şıklardan sadece bazıları. Eski dergicilere “Dergi çıkaran kişiler dergisiz kalınca ne yapar? Dergisiz kalmak bir boşluk oluşturur mu? Kendi dergisinde yazmakla başka dergilerde yazmanın farkları nelerdir, nasıl bir duygudur?” diye soran “dunyabizim.com” sitesinin yaptığı soruşturmaya şair ve yazarlardan ilginç cevaplar geldi…

Güneysu, Kırağı ve Ardıç dergilerinin mutfağında bulunan Tayyip Atmaca, Rûzigâr ve Sühan dergilerinin mutfağında bulunan Hüseyin Kaya ile Kardelen ve Düş Çınarı dergilerinin mutfağında bulunan Nurettin Durman dergiciliğin bir tür bağımlılık ve tiryakilik olduğu konusunda hemfikir. Tayyip Atmaca’ya göre “Dergiler de İnsanlar gibi doğar, yaşar, büyür ve sonunda ömürlerini tamamlarlar.” Atmaca, “Önemli olan ömrün hitam bulduğu zamanın farkına varmaktır.

Eğer bir ya da birkaç dergi ile gönül bağınız varsa -ya da kendinizi o dergide misafir olarak görmüyorsanız- bu dergilerin kapanması ile birlikte siz de içinize kapanıyorsunuz. Gönül bağınızın olduğu dergide yazmak insana heyecan veriyor” diye konuşuyor.

Hüseyin Kaya ise dergisiz kalan bir editörün durumunu şöyle özetliyor:

“Eğer genç yaşta dergi çıkarmış ve tez vakit sonra dergisiz kalmışsanız, derhal ve daha büyük bir heyecanla yeni dergi planları yapmaya başlarsınız. Şayet orta yaşları geride bırakmışsanız derginiz kapandığında; eleğinizi duvara asar ve kıyıya çekilirsiniz. Okumak, yazmak ve yazdıklarınızı yayımlatmak için daha çok vaktiniz olur. Çocuklarınıza daha çok vakit ayırır, çarşı, pazar, postane, kargo gibi mekânlara daha az yol uğratırsınız. Beklenmedik yerlerde çalan telefonlar, kapıya gelen dergiler, kitaplar azalır.
Dergisiz kalmak elbette önceleri büyük bir boşluk oluşturur ancak meşhur meseldir; ölenle ölünmez.”

Dergiciliğin başka faaliyetlerle kıyaslanmayacak bir bereketi, güzelliği, zevki olduğunun altını çizen Kaya, başka bir dergide yazmanın daha rahat ama aidiyeti daha eksilten bir durum olduğuna dikkat çekiyor:

“Dergi özlemi fena bir şeydir. Zaman geçer, ‘eski bir dergici’ diye anılır, bir zaman sonra da ‘falan yıllarda şöyle bir dergi çıkarmıştı’ diye tarihe geçersiniz” diyen Durman’a göre dergisiz kalmak fena bir huzursuzluk sebebidir.(1)
_____________________________________
(1) http://haber.stargazete.com/sanat/dergisiz-kaldim-yastayim/haber-700845

* * *
Musiki Dergisi’nin notu:

Kıssadan hisse = Derginizi kaybetmeyin. Kaybettirmeyin…
Makale olmasa da, araştırma olmasa da; iddialı bir yazı da değil, sıradan günü tesbit eden bir yazı bile olsa yazın…
Yazın ki gelecek kuşaklara bugünlerden “bir şeyler” kalsın




Hoşgeldiniz