HÜGEM Sunar: “Orta Asya’dan Balkanlar’a Türk Çalgıları Konferansı”…(*)
Toplam Okunma: 5679 | En Son Okunma: 23.11.2024 - 09:57
2012 yılında akademik faaliyetlerine başlayan Hacettepe Üniversitesi Geleneksel Müzik Kültürü Araştırma ve Uygulama Merkezi* (HÜGEM), Geleneksel Müzik Kültürü Konferans Dizisinin ikincisini 11 Nisan 2012’de gerçekleştiri- yor. Türkiye’nin önde gelen çalgıbilim uzmanlarından Dr. Ayhan Sarı tarafından verilecek olan konferansın konusu “Orta Asya’dan Balkanlar’a Türk Çalgıları”. H.Ü. Beytepe Yerleşkesi’ndeki Mehmet Akif Ersoy Salonunda, saat 14.00’de…
HÜGEM Sunar: “Orta Asya’dan Balkanlar’a Türk Çalgıları Konferansı”… Doç Dr. Gülay Mirzaoğlu Sıvacı*
Geleneksel Müzik Kültürü Konferans Dizisinin birincisini “Kültür Tarihinde Edebiyat ve Musikî İlişkisi” başlıklı konferansa ayıran HÜGEM, Dr. Ayhan Sarı’nın konuk konuşmacı olarak katılacağı ikinci konferansı ile katılımcıları Orta Asya Bozkırlarından bereketli Anadolu topraklarına, oradan da Balkanlar’ın hareketli dünyasına müzikal bir yolculuğa davet ediyor…
Tarihsel gelişimi bin yıllar alan Türk çalgılarının macerası Orta Asya’da başlar. O kültürel coğrafyadan uzanan yollar ile Anadolu topraklarına yayılarak Balkanlar’a kadar uzanır. Çalgılarımızın geçmişten günümüze uzanan serüveni tarihin derinliklerinden günümüze Türk kültürel coğrafyasının her bir bölgesinde çeşitlenip zenginleşerek hayat bulmaya devam etmektedir.
Tarih boyunca günlük ve törensel yaşamın her alanında kullanılan çalgılardan Şamanın yeraltına iniş ya da gökyüzüne yükselme törenlerinde kötü ruhların kovulmasında ve hastalıkların sağaltımında da faydalanıldığı bilinmektedir.
Çalgılar kökenleri aynı olsa da Türk boylarına göre farklı adlar almışlardır. Kazaklar “Dombra” çalarken; Türkmenler, Özbekler ve Uygurlar “Dutar” çalmışlar; Azerbaycan Türkleri “Tar” ile Türkiye Türkleri ise bağlama ile sevinç ve coşkularını, hüzün ve kederlerini dile getirmişlerdir. Bütün bu çalgıların atası Türklerin ortak duyuş ve ifade tarzının göstergesi olan Kopuz’dur.
Kopuz ise tüm Türk boylarında kutsal ve saygın bir yere sahip olmuştur. Oğuz boylarının bilge ozanı Dede Korkut çocuğa ad verirken, Oğuz yiğitlerine alkış tutarken, onları savaşa gönderirken kopuz ile konuşur. Türk insanı tarih boyunca kopuzun sesinden güç alarak savaşmış, kopuzu bir haberleşme aracı olarak kullanmış ve her türlü öyküsünü onun sihirli sesiyle terennüm etmiştir.
Orta Asya’dan Anadolu’ya ve Anadolu’dan Balkanlar’a uzanan 1000 yıllık yolculukta, çalgılar biçimleri değişen ama toplumsal işlevi ve değeri ortak olan kültürel kimliğimizi taşıyan ve gelecek kuşaklara aktaran sanatsal bir ifade aracıdır.
Çalgılarımızın musiki yaratmada kendine özgü niteliklerine; tınılarının rengi, genişliği ve zenginliğine, onların geleneksel kullanımları yanında, senfonik bir musiki icrası için de elverişli özelliklerine odaklanacak olan konferans Orta Asya Türk boylarının ezgileriyle açılacak, Anadolu ve Balkanlar’ın müzikal esintileriyle tamamlanacak.
HÜGEM sitesi için bkz:
http://www.hugem.hacettepe.edu.tr/
HÜGEM’in ikinci konferansına, ilkinde olduğu gibi, akademik ve ulusal kurumlardan çok sayıda davetlinin iştirak etmesi bekleniyor. Hacettepe Üniversitesi mensupları yanında, diğer Türk üniversitelerinden davetlilerin ve öğrencilerin de katılacağı konferans bir kokteyl ve Hacettepe Üniversitesi öğrencilerince, Türk Dünyası musikî dağarcığından seçilmiş bir demet ezginin seslendirileceği bir dinleti ile sona erecek.
______________________________
(*) Doç Dr. Gülay Mirzaoğlu Sıvacı - HÜGEM Müdürü