İsimsiz Genç Sanatçılar…
Toplam Okunma: 4306 | En Son Okunma: 24.11.2024 - 07:24
Kanıksadığımız magazin basını yazarlarından ziyade yetişmekte olan ama içinde bulunduğumuz kültürel ilgisizleştirme çalışmaları nedeniyle yetişemiyen, kendini gösteremiyen sanatçılarımızla ilgili problemi kararlılıkla konu edinen Bugün Gazetesi yazarı Aykut Işıklar konuyu yine gerçekçi yaklaşımıyla ele alıyor ve diyor ki: “…Bu gençlerin çoğu sanatlarını üniversite seviyesinde bilimsel öğrenmiş gençler. İyi aile çocukları, aklı başında kişiler. Zaten olay buradan kaynaklanıyor. O kadar kültürlü, onurlu ve namuslu bir genç kız, kendini yapımcı-yönetmen-TV’ci veya gazeteci sanan cahil adama ne diyecek ki?..”
“’No name’ yani isimsiz genç sanatçıları anlatan yazım çok büyük ilgi gördü.
Yaraları deşilen genç sanatçılar çok içten teşekkür ettiler. Tabii benim içim çok fena burkuldu.
Radyolarda albümünden bir şarkı olsun çalınmayan, TV dizisinde veya sinema filminde kendini gösterebilecek üç dakikalık bir rol alamayan, gazetelerde vesikalık fotoğrafı bile yayınlanmayan, ne hikmetse magazin gazetecilerine kendini sevdiremeyen o kadar çok genç yetenek varmış ki… Doğrusunu isterseniz benim tahminimin en az on katı… Bu gençlerin çoğu sanatlarını üniversite seviyesinde bilimsel öğrenmiş gençler. İyi aile çocukları, aklı başında kişiler. Zaten olay buradan kaynaklanıyor. O kadar kültürlü, onurlu ve namuslu bir genç kız, kendini yapımcı-yönetmen-TV’ci veya gazeteci sanan cahil adama ne diyecek ki?..
Üç gün önce gazetenin ulaştırma servisinde şoförlük yapan kişiye, fotoğraf makinesi aldırıp muhabir yapanlar utansın. Bu şef ve müdürleri tanıyorum. İletişim Fakültesi mezunu İngilizce bilen genci muhabir yaparsa kendinin ne kadar cahil olduğu ortaya çıkacak. Özetle Hamlet’i Amerikan omleti sanan kişiler işi bu hale getirdi.
TV’lerdeki programları görüyoruz. Sunucu diye ortaya çıkan kızları, şarkıcı diye halka sevdirilen delikanlıları. Ben şahsen çoğunu bahçıvan yapmam. Çimleri kuruturlar.
…Kişi aylarca hatta yıllarca uğraşıp beste yapıyor. Borç harçlar bulup, stüdyoya giriyor. Sabahlara dek albüm hazırlıyor. Sanki yeniden doğmuş gibi. Albümünü eline alıp radyoları dolaşmaya başlıyor. Ama karşısına hep bir salak kız çıkıyor. Müzikten anlarmış gibi konuşan, cahil bir kız. Neymiş efendim o radyonun müzik direktörü imiş. Açıkça da söylüyor: ‘Biz isimsiz gençlerin şarkılarını çalmıyoruz.’ Peki bu genç sesini, şarkılarını nerede, nasıl duyursun? İllaki müdürü erkek olan radyoya mı gitmesi gerekiyor? Kadın budalası müdürü tavlamak şart mı? Ki üzülerek söylüyorum bazı radyoların müdürleri bunu yıllardır alışkanlık haline getirdiler. Bir yerden kovuluyor, başka yerde baş tacı oluyorlar.
TV’lerdeki müzik programları da ortada… Hep eller havaya denilen ucuz şarkılar ve şarkıcılar. Orada müzik değil göbek var. Türk müziği veya halk müziği yorumlayan erkek şarkıcıların durumu daha da kötü. Pop veya rock söyleyenler TV’lerde aralardan kafasını uzatıp şarkısını mırıldanabiliyor. Bilgi yarışmasında, eş arama programında filan… Oysa aralarında sesi ve fiziği çok iyi, müziği bilen o kadar çok genç yetenek var ki…
Bazıları var ki yıllardır bu piyasanın içinde hâlâ kendini tanıtmak için fırsat kolluyor. Eşi dostu olmayan havasını almaya devam ediyor.
Şöyle bir düşündüm o kadar çok isim geldi ki aklıma…(1)
__________________________________________
(1) Aykut Işıklar “İsimsiz gençlere daha çok destek”, Bugün Gazetesi, 14 Ağustos 2011
http://www.bugun.com.tr/kose-yazisi/166038-isimsiz-genclere-daha-cok-destek-makalesi.aspx