Mehter Repertuarı… Dr. Ayhan Sarı


Toplam Okunma: 5141 | En Son Okunma: 23.11.2024 - 12:45
Kategori: Fikir Yazıları, Yazarlarımız: A.Sarı

Mehter, ordunun direği; tuğ’u ise devletin bağımsızlığının simgesi olmuş. Bu gelenek yüz yıllar yılı sürmüş. Ta ki 1826-28’e dek… 18. yy Avrupası elitlerince taklitleri oluşturulan mehterden günümüze sadece “Ceddin deden veya gafil ne bilir” başlıklı mehter marşlarının kaldığı gözlenmektedir… 1000 yıldan fazla sürdüğü bilinen mehter geleneğinin repertuarı “nasıl oldu da?” 2000’lerde 100 adet esere düşüverdi?..

Mehter Repertuarı.. Dr. Ayhan Sarı

Mehter, ordunun direği; tuğ’u ise devletin bağımsızlığının simgesi olmuş. Bu gelenek yüz yıllar yılı sürmüş. Ta ki 1826-28’e dek. Kazan kaldırıcı yeniçeriler kendilerini yok etmek isteyen neyzen/bestekar III.Selim’i katletmişler. Sonrasında ise II.Mahmud, III.Selim’in yarım bıraktığı reformları tamamlamış, Devletin Ordusunu, yani yeniçerileri tarihe gömerek yerine yepyeni bir asker yapılanma sürecini başlatmıştır…

1000 yıldan fazla sürdüğü bilinen mehter geleneğinin repertuarı “nasıl oldu da?” 2000’lerde 100 adet esere düşüverdi?

Durumu hangi toplumbilimciye sorsanız “böyle bir şeyin olamıyacağını” söyleyecektir…

1828’de Yeniçeriler lağvedildiği için yasaklanmış, 1914’de serbest bırakılmıştır.

Bir toplum geleneğinin yok olması için 300 yıl yeterli gelmezken, nasıl oldu da ortalama 80 yılda 1000 yıllık gelenek ve repertuarı yok oldu?…

Burada akla şu geliyor:
“Mehter toplum dışı bir kurumdur. Bu nedenle repertuarı toplum kulağında yer etmemiş, dolayısıyla da eski sefer savaşları bittikten sonra gerek askeri, gerekse repertuarı yok olmuş, sürekliliği/işlevi sona ermiştir”…

Ama maalesef öyle de değil. Mehter savaş olmadığı zamanlarda da müziğini, nevbetini icra ediyor. Hatta Halk, Mehterin o askeri gücünden her zaman etkileniyor.
. . .

Bu repertuar yok oluşuna eski asker ile yeni asker arasındaki kültürel mücadele sebeb olmuş olabilir mi?

O Mehter ki 18.yy Avrupa’sını etkilemiştir. Zil, kös vs. Türk Marşı… Hatta taklitleri kurulmuştur. Mozart nasıl etkilenmesin ki? Viyana surları dışındaki dev fil kösleri ve zurnalarının debdebesinden…

Mehter sanal mıydı?

Devlet tarihimizde birçok şeyde yasaklanma oldu. Ama hiçbir yasaklama mehter repertuarındaki erozyon kadar büyük bir kaybı oluşturmadı.

Mehter’i devlet katında yaşatan yetkililere Harbiye Askeri Müze’de “Nerde mehterimizin repertuarı?” diye sorduk…

Onlar da sorunu çözmek istiyorlardı. Ama müzisyenlik başka araştırmacılık-müzikologluk başka mesleklerdi.. Çünkü neredeyse yaşamlarının her anı gerek yurt içi, gerekse yurt dışında mehter konseri vermekle geçiyordu. Üstelik diğer –devletin maaşlı sanatçıları gibi- sanatçıdan sayılmıyorlardı. Araştırma işini mesleği müzikoloji olan bilim adamları yapmalıydı.(*)

Mehter ezgilerinin mutlaka, ama mutlaka halkın müzik repertuarında yaşadığına inanıyoruz. Ama bu geleneğin ezgilerini Türk halk müziği repertuarının içinden ayrıştırabilecek bilinçte ve yeterlilikte, uzmanlaşmış müzik bilim adamlarımıza ihtiyaç var…

Çünkü 100 yıldır Mehter repentuarının arttırılması yönünde somut/başarılı bir çalışma görülmüyor.

5000 THM, 25.000 TSM, 100(**) tane Mehter eseri bulunuyor kültürümüzün bize aktarılan sermayesinde…

Sorun, bugüne kalan 100 mehter eserinde değil; aynı geleneğe ait binlerce eserin toplum tarafından kaybedilmesine izin verilmesinde…

Bu eserlerin toplum tepkisi olarak, özellikle yaşatılmadığını söylemek mümkün müdür?

Yoksa cenk-savaş müziği repertuarının unutulması normal midir? Cenkler bitti, repertuar da unutuldu mu?

Biz repertuar araştırmalarını merak ediyor ve Mehter müziği ilgililerimize soruyoruz:

Son yıllarda Mehter müziği repertuarına kaç eser (gerek derleme/ayrıştırma, gerekse mehter marşları yarışması yoluyla) katılmıştır?..

Örneğin derleme/ayrıştırma çalışmaları yapılmış mıdır? Mehter marşları yarışması düzenlenmiş midir?

Yoksa “İşin folklorik boyutunda 100 eser yeterlidir” demek mümkün müdür?

* * * * * * * * * * * * * * * *

Günümüz askeri müziği/bando konser repertuarı konusu ile eski mehter müziği işlevselliği karşılaştırmasını bir arkadaşımızın öğrencisine vereceği en az yüksek lisans tez konusuna bırakıyoruz…

_________________________________________
(*) Türkiye’nin gerek resmi, gerekse özel hiçbir kurumunda müzikolog diye bir kadro bile yoktu.Ama yüzlerce üniversite mezunu müzikolog vardı.

(**) İstanbul, Harbiye Askeri Müzesi, Mehter Takımı’nda varolan/seslendirilen toplam repertuar.




Hoşgeldiniz